Beton ve asfalt üretiminde kullanılan kum, çakıl, kırmataş gibi malzemelerin genel ismine agrega denilmektedir. Agrega çok çeşitli kullanım alanlarına sahip olmakla birlikte özellikle inşaat sektöründe zorunlu olarak kullanılmaktadır. Beton karışımı içinde miktar bazında yüzde 70-80, asfalt içinde ise yüzde 95 civarında bulunmaktadır.

Ülkemizde son 50 yılda köyden kente hızlı bir nüfus artışı meydana gelmiş, bu nüfus artışının sonucu olarak da inşaat sektöründeki büyüme ve gelişme, yol yapımının hızlanması ve benzer nedenlerle agrega talebinde büyük artışlar olmuştur.

Yapı malzemesi olarak kullanılan öğütülmüş agrega ürünü olan kum 0,063-2 mm tane boyutunda, gevşek dokulu, klastik bir sedimandır. Kumlar tane boyutlarına göre şöyle sıralanabilir:

  •  0,063-0,25 mm arasında ince kum
  •  0,25-1 mm arasında orta dereceli kum
  •  1-2 mm arasında ise kum

Kum; kuvars, feldspat taneleri, kayaç artıkları, mika ve glokoni gibi minerallerin bir karışımıdır. Tanelerin yüzey özellikleri, sertliği, kil ve silt fraksiyonlarının oranı, kumun özelliğini belirleyen önemli faktörlerdir. Ayrıca kalker (CaCO2) kökenli kayaçların kırılması ve sınıflandırılması ile elde edilen yapay kumlar da piyasada yaygın olarak kullanılmaktadır.

Mıcır olarak adlandırılan kırılmış agregaların (çakıl olarak da adlandırılmaktadır) tane boyutu ise 2-128 mm arasındadır. Tane boyutu 2-8 mm olanlara ince agrega, 8-32 mm arasında olanlara da iri agrega denmektedir.

Ülkemizde kum, çakıl gibi agrega ürünleri için kullanılabilecek geniş jeolojik yapıların varlığından dolayı uzun yıllar ihtiyaca cevap verebilecek rezervler mevcuttur ancak kullanım alanı nedeni ile birim maliyetlerinin düşük tutulması gerekliliği faydalanabilir rezervi kısıtlamaktadır. Tüketim alanlarından uzakta olan agrega için nakliye maliyetleri birim maliyetler içerisinde önemli yer tutmaktadır. Tüketim alanlarına uzak olmalarının yanında, arazi kullanımındaki sınırlamalar, çevre koruma sorunları mevcut rezervlerin kullanımını sınırlamaktadır. Kentleşmenin hızlandığı günümüzde büyük şehirlerin yakın çevrelerinde üretim kısıtlamaları dolayısı ile zaman zaman kum, çakıl ve mıcır arzında darboğazlar ortaya çıkabilmektedir.

Yazının devamı Madencilik Türkiye Dergisi 96. sayı 70. sayfadadır.

Yazının devamını buradan okuyabilirsiniz.

UYARI

Bu haber bir “Madencilik Türkiye Dergisi” haberidir. Her Hakkı Mayeb Ltd.’ye ait olup izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması suçtur ve yasaktır. Kaynak gösterilmeden kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek kullanılmak istenmesi halinde “Bu haber/makale Madencilik Türkiye Dergisi’nden alınmıştır” ibaresi ile birlikte haberin linki verilmeli, link de web sitemize yönlendirilmelidir.

Epiroc
Önceki İçerikKışladağ Altın Madeni Madenciliğin Geleceği İçin Hazırlanıyor!
Sonraki İçerikAfrika’da Altın Madenciliği Yatırım Fırsatı Sizi Bekliyor